28 Ekim 2007 Pazar

1- Sadeleşme Üzerine

Ağustos 2005

Antoine de St. Exupery'nin bir sözü ve bende çağrıştırdıkları:

"Mükemmellik, eklenecek bir şey kalmadığında değil, alınacak bir şey kalmadığında oluşur."

Hatırlarsanız, Buda da aydınlandığında, kendisine hiç bir şey eklenmediğini söylemişti...

Peki yaşamlarımızı nasıl sadeleştirebiliriz? Nereden başlamak uygun?
Yaşamımda artık gerekmeyen neler var?

· Evdeki gardırobumda uzun süredir giymediğim neler var?
· Çorap gözünde kullanılmayan neler var?
· Giymediğim ayakkabılar var mı?
· Mutfak dolaplarında kullanım suresi geçmiş neler var?
· Buzdolabında çürüyen neler var?
· Banyo dolabından neleri atabilirim?
· İlaçlardan tarihi gecenler hangileri?
· Kütüphanemde bir daha okumayacağım hangi kitaplar var?
· Çalışma masamda isi bitmiş hangi kâğıtlar var?
· Dosyaların içinde işlevini tamamlamış hangi evraklar var?
· Çekmecede son altı aydan daha önce gelmiş kartlar, notlar, mektuplar var mı?
· Yazmayan kalemler hangileri?
· Bilgisayarda artik gerekmeyen hangi dosyalar var?
· Bilgisayarın masaüstünde silinebilecek dosyalar hangileri?
· Outlook ta hangi mesajları silebilirim?
· Duvardaki panodan neyi atabilirim?
· Bugün hangi çekmecenin içindekileri eleyeyim?
· Artık işime yaramayan hangi inançlarım var?
· Gerçekten bağlantı kurup, karşılıklı zenginleşemediğim hangi ilişkilerim var?
· İşlevi bitmiş, ama hala sürdürdüğüm hangi rollerim var?
· Yaşamda rahat akmama yardım etmeyen hangi alışkanlıklarım var?
· Yediklerim basit mi?
· Yaşam tarzım basit mi? Nasıl basitleşir, sadeleşir?
· Katkı maddeli yiyecekleri mi, doğada kimyasal ilaçsız, gübresiz yetiştirilmiş yiyecekleri mi tercih ediyorum?
· Düşüncelerimde gerçekle ilgisi olmayanlar hangileri?
· Yaşamıma katkısı olmayan düşünceler hangileri?


Liste uzar gider, değil mi? Bir küçük adım başlamak için yeterli olabilir...

Bugün, şimdi ne yapabiliriz? Geçmişin yüklerinden hangilerini sırtımızdan boşaltabiliriz şimdi?

Yılbaşına kadar bir bahar temizliğine ne dersiniz? Her gün küçük de olsa bir adımla, yaşamımızda artık işlevi olmayan bir şeyleri yeni yolculuklarına uğurlamak... Kurtulur gibi değil belki, teşekkür edip varlıklarına, yaşama tekrar katılabilecekleri yeni mekânlarına, hallerine uğurlamak gibi... Bizim yaşamımızdaki ölü hallerinden kurtarıp onları, tekrar yaşama katmak gibi... Kâğıtları kâğıt çöpüne atarak, yeni bir kâğıda dönüşmelerine katkıda bulunmak gibi yani...

Yaşamımızda çıkarılacak, elenecek bir şey kalmadığı günler dileğiyle...

2 yorum:

  1. Sevgili Hale,
    Ben 1999 senesinde Yalova depreminde sizlerle calisan Hatice. Hani saha koordinatorunun asistanligini yapan.
    Yasam hep tesaduflerle dolu. Baska seyler ararken kendimi senin Likya yolu gunlugunde buldum. Sonranda sadelik yazilarina gectim ki benim uyguladiklarimin bir temeli varmis da haberim yokmus:)

    Bir suru seyi bilmem ve hatirlamam ama Yalova Termal'de bana Burmadaki farkindalik gezinden bahsetmeni hic unutmadim. Bu an orada dondu kaldi sanmistim, meger yasamimda beni hayalet gibi hep takip etmis. Simdi de acaba fazla farkindaliktan geri donus var mi diye merak ediyorum. Bunun da bir temeli varsa ne desem ne dusunsen bos.

    YanıtlaSil
  2. Sevgili Hatice

    Şu dünya ne kadar küçük... Nereden nereye hakikaten... Neredeyse 9 yıl geçti aradan, demek hala Burma günleri aklında kalmış. Blogda biraz daha ilerlersen, herhalde sana anlattıklarımdan daha fazlasını okuyabilirsin. Bir yerleri atlamışsam da, hatırlatırsın :))) Ne ilginç şu yaşam. Akla mı gelir... Çok sevindim yazdığına... Katkılarını, yorumlarını, kendi uygulamalarını burada okumaya devam etmeyi çok isterim... Her neredeysen kolaylıklar diliyorum. Sevgiyle...

    YanıtlaSil