30 Aralık 2008 Salı

Küçük Adım, Büyük Değişiklik

K. Kay, 2.8.2008, www.flickr.com
Kelebek etkisinden çağrışımla...

Aslında bugün için bambaşka bir yazı düşünmüştüm ama yaşam farklı bir yazı yazdırıyor. Bunun coşkusu diğerinden daha fazla olduğu için, laf dinliyorum…

Geçen hafta dosyalarımın birinde Balzac'ın bir sözünü görmüştüm:

"Hayatın büyük neticeler doğuran küçük tesadüflerden ibaret olduğunu unutmayınız."

Cümlede ‘tesadüf’ kelimesi geçtiği için, bloga koyma konusunda çekinik kalmıştım. Zira yaşamı dikkatle izliyorum ve tesadüf diyemeyeceğim öyle bir düzen görüyorum ki, zihnim açıklayamasa da, derinden bir yerde böyle bir düzene tanıklık etmekten dolayı coşku duyuyorum fark ettikçe.

Söze bugün şöyle bir kelime eklemek istedim, o zaman tamam oldu sanki içimde:
"Hayatın büyük neticeler doğuran küçük tesadüflerden (ek: eşzamanlılıklardan) ibaret olduğunu unutmayınız." Balzac

Sonra hemen bu sözün üstünde bir söz daha gördüm:

"Büyük yollardaki dönemeçler, gözlerimizin önüne nasıl yeni yeni manzaralar koyarlarsa, bazen küçük tecessüsler (Türk Dil Kurumu Sözlüğü: görme, anlama merakı) de bütün bir hayatı değiştirebilir." Tagor

Bugün bir vesileyle küçücük adımların ne büyük değişiklikler yaratabileceğini bir kez daha hatırladım. İçimize uygun gelenleri söylediğimizde bazen hiç fark etmeden, karşımızdakinin yaşamını bilmeden nasıl etkileyebildiğimizi hatırladım. Ya da küçük bir teşvikin, küçük bir kolaylaştırmanın başkalarının yaşamında tahminimizden daha büyük etkilerinin olabildiğini hatırladım.

Daha önce yazıların birinde yazmıştım- hangisinde bulamadım ama- dönüşüm oyunu kolaylaştırıcılığı eğitiminde eğitmenlerden Angela şileplerde bir aletten söz etmişti. O alette birkaç milimlik bir açı oluşturacak sapış, bir süre sonra şilebin rotasında kilometrelerce uzunlukta bir sapma oluşturabiliyormuş. Geçenlerde televizyonda bir stratejist (adını unuttuğum için yazamıyorum, sureti gözümün önünde ama) aynı prensibi Pisa Kulesinden örnek vererek anlattı. Pisa Kulesinin altında eğim birkaç santimetre olmakla beraber, tepesine gidildiğinde eğimin 4.3 metre olduğunu hatırlattı.

Söylediğimiz küçük bir söz, yazdığımız birkaç cümle, attığımız bir kart, ettiğimiz bir telefon, durup yalnızca karşımızdakini dinlediğimiz, laf yetiştirmeye çalışmadan, çözmeye çalışmadan, öylece sessizce (zihinde de) dinlediğimiz birkaç dakika bazen büyük değişiklikler yaratabilir. Önemli olan niyetin sevgiden, sessizlikten gelmesi bana göre. Böyle yapılan her ne ise, yaşama gerçek katkı diye düşünüyorum. Küçücük bir adım. Küçücük bir seçim. Küçücük bir değişiklik. Küçücük bir kolaylaştırma. Küçücük bir şefkat.

Yeni yılda küçücük adımlarımızın etkilerini kutlayacağımız, yaşamın esrarengizliği karşısında şaşıp şaşıp kalacağımız nice anlar dileğiyle…

2 yorum: